ERTAN SABAN HABER - RÖPÖRTAJ

Konu: ERTAN SABAN HABER - RÖPÖRTAJ Salı Ekim 07, 2008 8:23 pm

Elveda Rumeli’nin hüzünlü aşkı

Ertan Saban, Elveda Rumeli dizisinde Aleksi karakterini canlandırıyor. 1977 Üsküp doğumlu genç bir oyuncu. Hatırlarsınız Sağır Oda’daki başarılı performansıyla da uzun süre konuşulmuştu. Ertan Saban magazin basınına uzak bir isim. O yüzden özel hayatı hakkında hiç bilgimiz yok. Mesela evli olduğunu kimse bilmiyor. Oyunculuk zor iş biliyorsunuz. Hem o allı pullu dünyada bulunup hem de mutlu evlilik sürdürmek hafife alınacak başarı değil. Aşkı elinde tutmak, şöhretlendikçe başka gönüllere yelken açmamak az rastlanır şey.

Onların aşkında ise maalesef daha başka hüzünler yaşanıyor şu günlerde. Saban’ın eşine geçen sene kanser teşhisi konmuş. Bu durum genç adamı yıkıntıya uğratmış. Kendisiyle aynı yaşlarda olan eşi şu anda tedavi için Londra’da. Dizi çekimleri yüzünden Makedonya’da kalmak zorunda olan genç oyuncu çok sıkıntılı günler geçiriyor. Her bulduğu fırsatta Londra’ya eşini görmeye gidiyor. Tüm bu sıkıntılı döneminde ise Ertan Saban’ın en büyük destekçisi ve dert ortağının rol arkadaşı Berrak Tüzünataç olduğu konuşuluyor.

Konu: ERTAN SABAN RÖPÖRTAJ Salı Ekim 07, 2008 8:25 pm

Ertan Saban
________________________________________
COSMOPOLİTAN DERGİSİ HAZİRAN 2007 SAYISI

TİYATRO NEREDEYSE O ORADA

Sağır Oda dizisinden tanıdığımız Ertan Saban yurtdışında tiyatrolarda rol almış bir sanatçı.En büyük arzusu Türkiye'de tiyatroya olan ilginin artması.
Doğum tarihi:4 aralık 1977
Burcuay
Doğum yeri:Makedonya
Nereden tanıyoruz:Sağır Oda dizisinde canlandırdığı Nogayhan Kırımlı karakteriyle
Hobileriitap okumak,seyahat etmek,oyun izlemek

Cosmopolitan:Çocukluğunda tiyatro binalarıdan korktuğun doğru mu?
Ertan Sabanvet.Tiyatro binaları hep kasvetli ve gri renktedir.Hastane binalarını hatırlatırlardı bana.
C:Sonra nasıl barıştın?
ESbamın Makedonya'da bir otomotiv servisi vardı.Bir müşterisinin çalıştığı tiyatroya anahtar teslim etmemi söyledi.İstemeyerek gitmek durumunda kaldım.Sahnede Dostoyevski'nin Budala'sı oynanacaktı.Benim de kalıp izlememi söylediler.Oyun bittiğinde o kadar etkilenmiştim ki, oyuncuların yanına gidip "Ben de tiyatrocu olmak istiyorum,bunun için ne yapabilirim" diye sordum.
Celer yaptın tiyatrocu olmak için?
ESrtesi sene Makedonya Devlet Konservatuarı'na girdim.Altı yıl orada tiyatro yaptım.
Cakedonya'da tiyatrocular tanınıyor mu yoksa Türkiye'deki gibi televizyon desteğiyle mi sağlanıyor tanınırlık?
ESakedonya küçük bir yer.Kültür seviyesi de Rus ekolünden gelindiği için tiyatro anlamında daha yüksek elbette.Tiyatroya gerçekten önem veriliyor orada.Tiyatroyla televizyonda olduğundan daha çok insana ulaşılır.Ve tiyatrocular da tanınan kişiler oluyor dolayısıyla.
Cürkiye'ye yolun nasıl düştü?
ESonservatuardan çıktıktan sonra yurtdışında çalıştım.Fransa'da oynarken çalıştığım Türk yönetmen Mehmet Ulusoy,Türkiye'ye gelip tiyatro yapmak istediğini söyledi.Bana da kendisiyle gelmemi teklif etti.Böylelikle Türkiye'ye gelmiş olum.Şehir tiyatrosunda birkaç oyun oynadıktan sonra şimdi de İstanbul Halk Tiyatrosu'ndayım.
Cürkçen tiyatro oynamak için yeterli miydi?
ES:İlk geldiğimde değildi elbette.Zaten bir süre Mehmet Ulusoy'un yönetmen yardımcılığını yaptım sahneye çıkmadan önce.O esnada Türkçemi geliştirdim.Makedonya'da biz 7 farklı dil ve değişik aksanlarla konuşuyoruz.O yüzden dil ve aksan konusuna yatkınlığım var.
C:İstanbul Halk Tiyatrosu'nda oynadığın Can Tarlası oyunundan bahsedebilir misin bize?
ESan Tarlası'nın yazarı ve yönetmeni Kemal Kocatürk, aynı zamanda İstanbul Halk Tiyatrosu'nun da kurucusu.Levent Üzümcü,Dolunay Soysert,Yıldıray Şahinler ve Bahtiyar Engin de tiyatromuzun kurucu ekibinde.Ben aralarına sonradan katıldım."Yalansız,yalın gerçek" ilkesiyle kuruldu bu tiyatro.İlk oyunumuz CanTarlası,Türkiye'deki değişik etnik grupların yaşamlarını kısa oyunlarla anlatıyor.İnsan hayatının,şiddet ve ölümle ne denli iç içe geçmiş olduğunu gözler önüne seriyor.Töre konusuna da değiniliyor.
C yunun gördüğü ilgiden memnun musunuz?
ESir sanat ülkesinden geldiğim için Türkiye'deki tiyatro izleyicisinin sayısı beni pek tatmin etmiyor açıkçası.Ama diğer oyuncu arkadaşlarımın söylediğine göre oyunun gördüğü ilgi bayağı iyiymiş.
Cürk oyunculardan kimleri beğeniyorsun?
ESizim tiyatronun ekibindeki tüm oyuncuları çok beğeniyorum.Onlar dışında;Sumru Yavrucuk,Genco Erkal,Haluk Bilginer,Bülent Emin Yarar,Fikret Kuşkan,Nejat İşler,Binnur Kaya...Çok değerli oyuncular var Türkiye'de.
Cendinle ilgili hayallerin var mı?
ESayal dediğinizde bunun kapsamı çok geniş oluyor.Cevap olarak,aya çıkıp orada tiyatro yapmak istediğimi söyleyebilirim.

Konu: ERTAN SABAN Salı Ekim 07, 2008 8:28 pm

Ertan Saban Röportajı
________________________________________
‘BALKANLAR LEYLA VE MECNUN DOLU’

‘Elveda Rumeli’de Zarife’ye aşık Makedon genç Aleks rolünde izlediğimiz Ertan Saban ,doğma büyüme Üsküplü.Saban,’Balkanlarda etnik gruplar arasında Alex ve Zarife aşkına benzeyen pek çok aşk yaşanmış.Zaten olmaması mümkün değil.Aynı toprağı paylaşıyorsun,yan yanasın,iç içesin.Bazıları Leyla ile Mecnun gibi dilden dile anlatılan halk hikayelerine bile dönüşmüş.104 yaşındaki dedem anlatır,ben dinlerdim.’ diyor.

Elveda Rumeli ile başlayalım sohbetimize.Bu dizide Aleks rolündesin.Bize Aleks’i kendi pencerenden bakarak anlatır mısın?

Öncelikle soruna cevap vermeden,bugüne kadar görmediğin memleketine ‘Hoş geldin’ demek istiyorum Yüksel Ağabey.Kundakta terk edipgitsen de, bir daha dönmemiş olsanda sen de Üsküplüsün,sen de Balkanlısın.(Ertan Saban’la Balkanlardaki Türkleri,geçmişi,yaşananları konuşuyoruz bir süre.Zaman öyle dar ve yaşanmışlıklar öylesine çok ve özlem dolu ki,boğazımızda düğümlenen hasreti temizlemek ikimize de acı veriyor)…
Evet… Aleks.Makedon bir öğretmen.Dedesiyle birlikte yaşıyor.Pürsıçanlı kendisi.Eğitimini Üsküpte görmüş.Köyüne dönüyor,orada da enteresan durumlarla karşılaşıyor.Bunun arka planında Balkanlardaki Osmanlı İmparatorluğu’nun yavaş yavaş çekilmesi ve Jön Türk hareketlerinin başlaması yer alıyor.Tıbbiyeli Mustafa ile arkadaş oluyor.Tıbbiyeli nasıl devrim peşinde koşuyorsa,Aleks’te kendi milleti için silahla olmasa bile kalemle bunu başarmak istiyor.1800’lü yıllar…Osmanlı için sonun başlangıcı,kaynaşmaların başladığı bir dönem…Biz tam o aradayız işte.Yavaş yavaş kaynar suların taşacağı bir dönemi yansıtıyoruz.Bunun içinde değişik karakterler var.Aleks’in yolu Zarife(Filiz Ahmet) ile kesişiyor.Ama arada din farkı var.Bu yaşanan aşkı imkansızlaştırıyor,ikisi de acı çekiyor.

Zarife ile Aleks aşkı için umut yok mu?

Belli değil… Kim bilir,bakarsınız Alex adını değiştirir ya da Zarife bir şeyler yapar.Şimdilik bütün bunlar belli değil.Belki senaristler biliyordur ama ben bilmiyorun.

Sen bu bölgenin insanısın,Balkanlar’da bu tür aşklar yaşanmış mı?Benim dedem bu bölgenin insanıydı ve 104 yaşında vefat etti.1898 doğumlu.Onun yanında yaşarken ansiklopedi açmama gerek yoktu.Balkanlarda yaşananları birebir dedemden dinliyordum.Neticede 1. ve 2.Dünya Savaşlarına aktif olarak katılmış biriydi.2002’de İstanbul’da hayata gözlerini yumdu.Bu bölgedeki aşklara gelince… Elbette etnik gruplar arasında bu tür aşklar yaşanmış.Zaten olmaması mümkün değil. Aynı toprağı paylaşıyorsun,yan yanasın,iç içesin.Örnekleri çok. Bazıları Leyla ile Mecnun gibi dilden dile anlatılan halk hikayelerine bile dönüşmüş.Şimdi dizide Aleks Hiristiyan,Zarife ise Müslüman.Bugüne kadar yaşananlarla bu dizideki aşk arasında bağlantı kurmakta zor.

Peki 104 yaşındaki deden neler anlatırdı bu konuda?

Dedemin anlattığı hikayelerde sonunda aşk mı kazandı, bilemiyorum.Çünkü dedem finali söylemez,lafı keserdi.Yaşanmışlıklar var elbette ama bilanço farklı.Bu bölgede hep değişti.1963’te deprem oldu,değişti.ondan öncesinde büyük bir göç vardı, değişti.Ondan da önce 2.Dünya Savaşın’da Naziler işgal etti,değişti.Daha da önce Osmanlı’ya karşı ayaklanmalar yaşandı,değişti.En son 1990’lı yıllarda 2000’lerde savaş vardı.Yine gittiler buralardan ve buralar yine değişti.Sürekli bir geçiş ve değişim dönemi var burada.Bütün bunlar sanatı da ,kişileri de,yaptığımız işleri de birebir etkiliyor.
Doğup büyüdüğün bu topraklardan ne zaman ayrıldın peki?

Dört sene önce Üsküp’ten İstanbul’a göç ettim.Ben doğma büyüme Üsküplüyüm,dedem doğma büyüme Üsküplü,onun babası doğma büyüme Üsküplü…Ancak ondan öncesi Kars’tan gelmiş,bu bölgeye yerleşmiş.Osmanlı askeri olarak gelmişler.Buraya aşık olmuşlar,kalmışlar,kök salmışlar.Burada her şey hızlı oluyor.Kaynıyor hep.Aşk var,mücadele var,hayat normal seyrinde ama enteresanlıklar var.Bir milyon kişiden yedi bin yedi yüz yetmiş yedi kişi var Türk olarak.Sayı da enteresan.Bir şeylerin yapılması lazım,bu sayı daha fazla azalmamalı.Ben bu konularda çok doluyum.Onun için oralara hiç girmeyelim.
Neticesinde biz bir iş yapıyoruz.Tabii ki iyi olmasını istiyoruz her şeyin.Bu dizi de dilerim iyi yankılar yaratır.Burada iyi yankılar yaratıyor.Yalnız Türklere değil, Makedonlara da iş imkanı yarattı.Set işçilerimiz,bekçilerimiz,şoförlerimiz,Makedon.Bu nedenle devlette bize hep kolaylıklar sağlıyor.Makedonya’da Türk etkisi büyük.Özellikle son zamanlarda. Mini fabrikalar açıyorlar buraya.Mesela son olarak Koç Grubu,yatırım yaptı buraya,bir sürü mağaza var.

Dizi de rol gereği aşık olduğun Filiz Ahmet de tiyatrocu bir aileden geliyor.Üsküp Halk Tiyatrosu baş aktörü merhum Lütfi Seyfullah’ın torunu kendisi.Filiz’le daha önceden tanışıyorsunuz mutlaka…

Evet.Filiz çok başarılı bir oyuncu.Aktör Lütfi Seyfullah’ın ve yıllar yılı bu bölgedeki Türk öğrencilere emek vermiş Sadan Hanım’ın torunu.onunla Türk Halk Tiyatrosunda birlikte çalıştık.o da ben de Elveda Rumeli’yle mutluyuz.

Ertan Saban’a dönelim.Bize kendinden söz eder misin?

1977 ‘de Üsküp’te doğdum.Gençliğimi Üsküp’te geçirdim.Pedagoji üzerine eğitim gördüm ve sonra bir şekilde tiyatroya girdim.Ardından konservatuvara yazıldım.Üsküp Türk Halkları Tiyatrosunda çalıştım bir süre.Bir ara da Almanya ‘da çalıştım.Herkes Türkiye’ye gider buradan.Benim ki dört buçuk beş sene oldu.Filmimiz Altın Portakala gitmişti.Yabancı bir filmdi.Fransız prodüksiyonuydu.Orada Aydın Bulut diye bir yönetmenle tanışmıştık.Daha sonra canımdan çok sevdiğim arkadaşım oldu kendisi.’Sultan Makamı’ adlı ilk dizimde onunla oldu zaten.
Ardından şimdiki dizimizi de yöneten Serdar Akar’la çalıştım.Derken ‘Azize ‘geldi.Sevgi Birsel’leydi bu çalışmam. ‘Savcının Karısı’ yine Aydın Bulut’la oldu. ‘Sağır Oda’ Sedar Akar’la.Şimdi de ‘Elveda Rumeli’yi çekiyoruz işte.Sedar Ağabey İstanbul’da bana ‘Memleketine götürüyorum seni,annenler özlemiştir’dedi.Annemler ve kardeşlerim hepsi buradalar.Küçük kardeşim de dizide oynuyor zaten.kaymakam Dilaver rolünde.

Tiyatro yapabiliyor musun?

Dört sene yapmamıştım.Üsküp’te bırakmak zorundaydım,değişik nedenlerden ötürü.En son oyunumuzu ‘Can tarlası’nı İstanbul Halk Tiyatrosunda sahneye koymuştuk.

Yeni projeler var mı?

Dizimiz var işte.Tiyatro sürekli olmasada arada bir var.Er meydanı tiyatro sahnesi,tiyatrosuz olmaz.Ama şu an en önemli projemiz Elveda Rumeli’dir.

Vermek istediğin bir mesaj var mı?

Alınmıştır sanıyorum mesajımız.serdar Akar’la Tarkan Karlıdağ bizimle Balkanlar’da şu anda.Memleket değiştirmek o kadar kolay değil.Koskocaman ekibi kaynaştırmak,inandırmak da kolay değil.Ama herkes için önemli bir dizi bu.Onca risk göze alındı,herkes canını dişine taktı.Doğanın sert koşullarına rağmen aşkla çalışıyoruz.Kamera önünde aktarılan dönemdeki imparatorluk çöküyor da,maksat gönüllerimizde çöküntüler olmasın,başka çöküntüler yaşanmasın.Mesajım budur.
ALINTI

Konu: Geri: ERTAN SABAN HABER - RÖPÖRTAJ Perş. Ekim 09, 2008 1:43 pm

Tşk bihter siteye hemen uyum sağladığına sevindim

Konu: Geri: ERTAN SABAN HABER - RÖPÖRTAJ Perş. Ekim 09, 2008 8:04 pm

Zarife ile Aleks aşkı için umut yok mu?
Belli değil… Kim bilir,bakarsınız Alex adını değiştirir ya da Zarife bir şeyler yapar.Şimdilik bütün bunlar belli değil.Belki senaristler biliyordur ama ben bilmiyorun.

Sen bu bölgenin insanısın,Balkanlar’da bu tür aşklar yaşanmış mı?Benim dedem bu bölgenin insanıydı ve 104 yaşında vefat etti.1898 doğumlu.Onun yanında yaşarken ansiklopedi açmama gerek yoktu.Balkanlarda yaşananları birebir dedemden dinliyordum.Neticede 1. ve 2.Dünya Savaşlarına aktif olarak katılmış biriydi.2002’de İstanbul’da hayata gözlerini yumdu.Bu bölgedeki aşklara gelince… Elbette etnik gruplar arasında bu tür aşklar yaşanmış.Zaten olmaması mümkün değil. Aynı toprağı paylaşıyorsun,yan yanasın,iç içesin.Örnekleri çok. Bazıları Leyla ile Mecnun gibi dilden dile anlatılan halk hikayelerine bile dönüşmüş.Şimdi dizide Aleks Hiristiyan,Zarife ise Müslüman.Bugüne kadar yaşananlarla bu dizideki aşk arasında bağlantı kurmakta zor.

Dizi de rol gereği aşık olduğun Filiz Ahmet de tiyatrocu bir aileden geliyor.Üsküp Halk Tiyatrosu baş aktörü merhum Lütfi Seyfullah’ın torunu kendisi.Filiz’le daha önceden tanışıyorsunuz mutlaka…Evet.Filiz çok başarılı bir oyuncu.Aktör Lütfi Seyfullah’ın ve yıllar yılı bu bölgedeki Türk öğrencilere emek vermiş Sadan Hanım’ın torunu.onunla Türk Halk Tiyatrosunda birlikte çalıştık.o da ben de Elveda Rumeli’yle mutluyuz.

--------------------------------------------------------------------------------

Konu: Geri: ERTAN SABAN HABER - RÖPÖRTAJ Cuma Ekim 10, 2008 4:26 pm

Gizemcim bişey deil. I love you

sitenin ilk üyelerinden olduğum için kendimi buraya ait hissediyorum.
paylaşım yapmak da çok hoşuma gidiyo.
inşallah site daha çok büyür ve üye sayımız artar. Smile

Konu: Geri: ERTAN SABAN HABER - RÖPÖRTAJ Cuma Ekim 10, 2008 4:28 pm

inşallah cnm